Haziran 12, 2010

Dünya Kupası Grup D


Grup, mücadele açısından en keyifli gruplardan biri olmaya aday. Avustralya göze hoş gelen futbol oynayan ve çok kaliteli futbolculardan kurulu bir takım. Birçok oyuncusunu yakından tanıyoruz. Premier League tecrübesi olan futbolcuları takımı üst tura taşıyacak kapasitesedeler. Bir Fenerbahçe taraftarı olarak, Kewell gibi süper bir adamı da dünya kupasında izlemek istiyorum açıkçası. Umarım oynayabilecek duruma gelmiş olur ilk maç itibariyle. Takımın orta sahası en iyi bölge iken, forvet hattı da bir o kadar zayıf. Neill abimizin yeri de banko, savunmayı ayakta tutmaya çalışacak, zira savunma anlamında da çok güçlü bir kadro yok Avustralya'da. İkincilik için çabalarlar.


Almanya, kendimi bildim bileli, turnuvanın baba takımlarından olmuştur. Alman disiplini diye bildiğimiz istikrarı her daim takımda görmek mümkün. Yıldız oyunculardan çok daha güçlü ve takım oyununu çok iyi başaran bir kadroları var. Yıldız demişken, takımın yıldızı da bu seneki üstün performansıyla Mesut Özil. Her ne kadar Türk milli takımı yerine panzerlerin formasını giymeyi tercih ettiği için kendisine antipati duysam da, bu turnuvada iyi bir performans ile Almanya'nın dışına çıkmasını bekliyorum. Kadronun her bölgesi çok kuvvetli, ancak Ballack'ın eksikliği kesinlikle yadırganamaz. En azından mükemmel bir lider olabilirdi takımda, her ne kadar hırçın ve sıradışı olmaya çalışsa da. Defans hattında takımın diğer Türk asıllı oyuncusu Serdar Taşçı'yı da izlememiz mümkün. 11e girebilir mi buna Löw karar verecek ama Mertesacker'in partneri olabilecek düzeyde bir futbolcu. Grubun favorisi kanımca yarı finali de görmeye aday takımlardan bir tanesi.


Ghana, turnuvanın en genç takımı olarak göze çarpıyor. Her ne kadar genç bir kadroya sahip olsalar da, tecrübeli sayılabilecek kapasitedeler, çünkü takımlarında sürekli oynama fırsatı bulmuş oyunculardan kurulular, bazıları küçümsenmeyecek takımlarda da forma giyiyor. Kalede Kingson'ı görmeyiz diye umuyorum, yeterince çektik yıllarca. Muntari, her ne kadar Inter'de biraz daha joker adam görevi görse de, milli takımda orta sahayı taşıması gerekiyor. Bu sorumluluğu alırsa takıma büyük güç katar. Ghana'da da Avustralyalı abilerimiz gibi sahada görmek istediğim, çok sevdiğimiz Appiah'ı merak ediyorum. Sakatlıktan kurtuldu, ama fiziksel olarak ne durumda bilemiyoruz. Biraz döktürse de seyretsek, çok özledik kendisini.


Ve gelelim dünya kupasındaki en büyük sürprizi yapmasını beklediğim takıma. Çok etkili bir o kadar da tecrübeli bir kadroya sahip Sırbistan. Fransa'nın önünde gruptan lider çıkarak da nekadar güçlü olduklarını gösterdiler. En büyük artıları yetenekli oyuncularının, Avrupa'nı üst düzey liglerinde, üst düzey takımlarda, banko oynaması. Eski Yugoslavya'yı anımsatan güçlü bir kadroya sahipler. Zaten başarıları da Yugoslavya zamanına dayanıyor. İki kez dördüncülük elde etmişler katıldıkları onbir dünya kupasında. Grupta Almanya'ya da kafa tutup, gruptan lider çıkarlarsa hiç şaşırmam. Takımın başında eski bir Fenerbahçeli Antic var ve 2008de takımın başına geçtiğinden beri takımı ileriye taşıyor. Göze hoş gelen, sert ve hücumcu bir oyun bekliyorum Sırplardan.


Gruptan Sırbistan ve Almanya'nın çıkması muhtemel, bence birinci de Sırbistan olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder