Eylül 05, 2012

%99 Futbol Bitmiş



Blogda futbola uzun bir aradan sonra geri dönüş yapıyoruz ama Türkiye'de futbolun eski haline dönmesi çok daha fazla zaman alacak gibi. En azından benim için Türkiye Ligi eski heyecanını uzun bir süre kazanamayacak ve şampiyonlar ligine gitmek için kazanılması gereken bir turnuvadan öteye geçemeyecek. Geçen bir yılda ülkede futbola dair o kadar absürd şeyler yaşandı ve konuşuldu ki daha fazla birşeyler açıklamaya çalışmanın manası yok. Yalnızca ara verdiğimiz süreçte başka hiçbir ülkede görülemeyecek ve sadece biz türk futbolseverlerin tanık olma ayrıcalığına erişebildiği bir kaç akılda kalıcı olaya değinerek toptan bir değerlendirme yaparsak:

-  Şike soruşturması başladı ve olayların merkezinde yer alan kulüp olan Fenerbahçe'nin Aziz Yıldırım’dan sonraki başkan adayı bir anda federasyon başkanı oluverdi, haliyle ne yapsa kimseye yaranamadı ve sonunda istifa etti. Ardından en çalkantılı günlerde daha ne olabilir derken adı geçen diğer büyük kulübün başkanı; Beşiktaş taraftarının nasıl kurtuluruz dediği Yıldırım Demirören ülkenin futbolundan sorumlu kişi haline geldi. Ama tabii ki öğrendik ki başkanlıktan misyonunu tamamlamadan ayrılmamış ve önce kulubü batırmış. Şu anda ise Beşiktaş, tarihinin en zor günlerini yaşarken bu durumun asıl sorumlusu olarak kulüp başkanlığından federasyon başkanlığına terfi etmiş durumda rahat bir şekilde koltuğunda oturuyor.

- Bütün kulüpler toplandı ve küme düşme kalkmasın dedi. Sonrasında Yıldırım Demirören "Ben adet yerini bulsun demiştim, kibarlıktan da anlamadınız" diyip tek başına küme düşmeyi kaldırdı.

- Ülkede futbol programlarının kalitesi evlilk programlarını kültür programı gibi gösterecek hale geldi. 40 50 yaşında adamlar birbirlerine küfürler yağdırdı, dışarıda bekle geliyorum tarzı lise muhabbetleri döndü ve tabii ki en unutulmazı canlı yayında futbolun cacığı yapıldı, janti Gökmen kravatla sarımsak doğradı.

- 50 yıllık lig formatı iki günde hiçbir hazırlık yapılmadan tamamen yayıncı kuruluşun istekleri doğrultusunda değiştirildi ve derbi sayısını arttırmak için play-off sistemi getirildi. Yetmedi mahallede 9 aylıkta kural uydurur gibi bari puanları da ikiye bölelim dendi. Mantık falan tabii ki yok, maksat heyecan olsun. Heyecanlı da oldu gerçekten.. O kadar heyecanlı oldu ki insanlar bu heyecana dayanamayıp hayatını kaybetti. Ama über final maçı lig tarihinin en yüksek reytingini aldığı için problem yaratmadı bu durum. Anladık ki, bugünlerde "aşk bazıları için altı harflidir" diye reklam yapanlar için aşk aslında dört harfliymiş.

- Şike olgusuna sahaya yansımış ve sahaya yansımamış şeklinde efsanevi bir ayrım getirildi. Yansıyan şike nasıl belli olur sorusuna cevap veren henüz bulunamadı.

- Koca soruşturmada İbrahim Akın’ın tek başına şikecilik oynadığına karar verildi ve ülke gündemini tek başına bu kadar süre meşgul etmesinin karşılığında 3 yıl futboldan men edildi.

Sonuç olarak ülkemizde her zaman her konuda olduğu gibi kabak birkaç kişinin başına patladı ve gücün varsa herşey yapılabilir düşüncesi yine haklı çıktı. Yeni federasyon kaostan en az hasarla çıkmak için gelmişti ve tarafsız bir kurumun sahip olması gereken bütün ilkeleri çiğnemeyi göze alarak bu hedefine ulastığını söyleyebiliriz. Futbola boşuna kitlelerin afyonu dememişler.. Kulüpler aklandı, taraftarın gönlünü almak için bomba transferler patlatıldı, gazetelerde büyükler arasındaki transfer savaşları yıldız savaşları kıvamında anlatıldı, büyük isimlerle dolu kadrolar kuruldu ve yeni sezon başladı. Bu işten yıllar boyu rant sağlayanlar ise hiçbir şey olmamış gibi aynı hızda devam etmekte. Başarılarına hayran olmamak elde değil.

Gözlerindeki Giz filminde ana karakter futbol tutkunu şüpheli için "Bir erkek dini dahil hayatındaki herşeyi değiştirebilir ama tutkularını değiştiremez" der. Bu ülkedeki hemen her futbolsever de yine tutuğu takımın her maçını takip edecek, galip geldiğinde sevinecek, derbilere yine takımıyla beraber bir hafta önceden hazırlanacak, şampiyonlukta havalara uçacak; ama geçen sene yaşananlar ve taraftarlara yaşatılanlar, bu sektörünün nasıl bazı kişilerin çıkarları için kullanıldığını gösteren ve futbolun en çirkin yüzünü hatırlatan kötü anılar olarak futbolseverlerin hafızasında her zaman yerini koruyacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder